2008`deki Gürcistan müdahalesi sonrası Kafkasya`da etkinlik kurma
noktasında yeni bir döneme “merhaba” diyen Rusya bir-birinin ardınca dikkat
çekici askeri hamleler yapıyor.
Rus-Gürcü savaşının
hemen ardından ayrılıkçı Abhazya ve Güney Osetya`da yeni askeri üslere yerleşen
Rusya, Saakaşvili politikalarını sona erdiren parlamento ve cumhurbaşkanlığı
seçimlerinin ardından oluşan yeni Gürcü yönetimi ile taze bir başlangıç yapma
noktasında önemli mesafeler kat etti. İki ülke arasında ilişkilerin
normalleşmesi, Rusya`yı Ermenistan`a bağlayan demiryolunun açılması yönündeki
gelişmeler ve Gürcistan`ın BDT şemsiyesine dönmesinin gündeme gelmesi
tartışmaları gidişatın yönü ile ilgili önemli ipuçları veriyor zaten.
Gerçi, geçen sene sonu
Azerbaycan`daki Gebele Rus askeri üssünü kapatılması Rusya`nın hanesine önemli
bir olumsuzluk olarak yazıldı, ama Moskova bunu her zaman olduğu gibi
Ermenistan üzerinde telafi etme amacında. Zaten bazı Ermeni yöneticiler bu
olayın hemen ardından ülkelerinde yeni bir Rus askeri üssü kurulmasında hevesli
olduklarını açıkladılar. Keza, Ermenistan`ın Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü
çerçevesinde işbirliğini daha derinleştirmesi süreci de hız kazandı.
Nitekim, 19 Kasım`da
Rusya Devlet Başkan Putin`in üst düzey askeri yetkilileri için Kremlin
sarayında yapılan ödül törenindeki konuşmasında Ermenistan ve Kazakistan`la
ortak hava savunma sistemi kuracaklarını açıklaması bu kapsamda ele alınmalı.
Rusya lideri açıklamasında Beyaz Rusya ile mevcut ortak hava savunma sistemini
daha da güçlendireceklerini de beyan etti. Putin bu işbirliğinin Rusya ile
ortaklarının savuma gücünün artmasının yanı sıra, Avrasya`da barış ve
istikrarın güçlenmesine hizmet edeceğini vurguladı. Rus devlet başkanı aynı
zamanda Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü, BDT ve Şangay İşbirliği
Teşkilatı üyeleri ile askeri alandaki işbirliğini daha da genişletecekleri
beyanında bulundu.
Küresel ve bölgesel
gelişmelerle birlikte ele alındığında, Putin`in bu demecinin aşağıdaki mesajları
içerdiği söylenebilir. Öncelikle, Kremlin yönetiminin yeni ortak hava savunma
sistemi kurması ve de mevcut olanı güçlendirmesi kararı ABD`nin Rusya`nın sert
muhalefetine rağmen, Avrupa`da kurmaya çalıştığı Ulusal Füze Savunma Sistemine
cevap niteliği taşımaktadır. Obama`nın ikici kez seçimden önce Rusya`ya bu
konuda yumuşama sözü vermesine rağmen, proje Polonya ve Çek Cumhuriyeti`nde
sürdürülüyor. Zaten Türkiye de Malatya`daki Kürecik üssü nedeniyle bu surece
çoktan dahil olmuş durumda. Beyaz Rusya bu cevabın batı, Ermenistan
güney, Kazakistan ise doğu cephesini oluşturuyor.
İkinci olarak, bu
adımlar Rusya`nın öncelikli konu ilan ettiği Avrasya Birliği`i çerçevesindeki
entegrasyon projesinin askeri boyut da eklenerek daha da güçlendirileceği
anlamını taşımakta. Üçüncü olarak, Putin`in açıklamaları BDT coğrafyasında
askeri işbirliği yapmak için ısrar ve baskılarını daha da artıracağı mesajı
gibi okunabilir. Rusya`dan yükselen Ukrayna ve Azerbaycan`a yönelik Kolektif
Güvenlik Anlaşması Örgütüne en azından gözlemci üye olma ısrarları bu dalganın
örnekleri. Şimdilik uzak bir ihtimal gibi görünmesine ve henüz konu
edinilmesine rağmen, Gürcistan`ı da buna dahil etme çabaları şaşırtıcı
olmayacak. Henüz gündemde olmayan yeni öneriler de gelebilir.
Dördüncüsü, Putin`in bu
mesajı Türkiye bakımından da anlamlı sayılabilir. Keza Moskova Kürecik üssünün
yanı sıra, Ankara`nın Bakü`yle giderek daha da geliştirdiği ilişkilerinden,
Türk-Ermeni sınırının açılması ve Karabağ konusunda Türkiye`nin yeni inisiyatif
alma girişiminden ve Türk devletlerinin küçük de olsa ortak askeri organizasyon
kurma kararından rahatsız.
Beşincisi, Rusya bu
adımı Azerbaycan için de önemli mesajlar içermektedir. Rusya Azerbaycan`ın
kendisi ile sıkı bir işbirliğine gitmediği sürece “Ermeni kartını” oynayacağını
bir daha ortaya koyuyor. Öncelikle, Rusya Ermenistan`la ortak hava savuma
sistemi kurarak Gebele nedeniyle bölgede belirli bir zaifiyata düşen askeri
imkanlarını bir anlamda onarmaya çalışıyor. Dahası, muhtemel bir Karabağ
savaşında Azerbaycan`ın en önemli avantajlarından birinin üstün hava gücü
olduğu biliniyor. Rusya`nın Ermenistan`la böyle bir ortaklık kurma niyeti
Karabağ savaşının kaderini etkilemek bakımından bir handikap oluşturabilir. Bu
çerçevede Putin`in bu açıklaması Ermenistan`daki Rus askeri üssünün komutanın
muhtemel bir Azerbaycan-Ermenistan savaşında tarafsız kalmayacaklarına dair
beyanatı ile birlikte okunduğunda yabana atılmaması gerekiyor. Zaten Rus
yetkilileri yeni bir Karabağ savaşına müdahil olma konusunda yeterice kötü sicile
sahipler.
Yine de Putin`in
kurulanacağını açıkladığı ortak savunma sisteminde Kazakistan`ın da bulunması
kriz durumunda Azerbaycan için artı puan olarak görülebilinir. Keza son
günlerde Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev`in Ukrayna`yı, Beyaz Rusya
lideri Aleksandr Lukaşenko`nun Bakü`yü ziyaretini Rusya`nın BDT coğrafyasında
sürekli artan etkisi ışığında değerlendirmekte fayda var.
Dr. Nazim Cafersoy
Kafkasya Uluslararası İlişkiler ve Stratejik Araştırmalar Merkezi Analisti
(QAFSAM-www.qafsam.org)
23.11.2013
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder